Eğitim ve öğretim
dönemleri insanların hayatlarında çok iyi şekilde Bir yere sahip olduğu
bilinir. Eğitim günümüzde çok önemlidir, ancak eğitimli bir insan geleceğe çok
daha umutlu bir şekilde bakabilir. Eğitim ile pek çok zorlukları ve sıkıntıları
aşabilmek de mümkündür. Fakat eğitim kişinin yeteneklerini doğrudan
olarak gösteren bir unsur asla değildir. İnsanlar bunun çoğu zaman yanlış
algılamaktadır bu yüzden çocukların hayatını zehir edebilmektedir. ancak gözden
kaçan bir faktör vardır, derslerde başarılı olmayan bazı insanlar hayatlarında
çok çok iyi yerlere gelebilmişlerdir. Bu durum bize eğitim öğretim sisteminin
doğrudan insanın yeteneklerini ön plana çıkardığı bir sistem olmadığını apaçık
ortaya koymaktadır. anne babalar bu konuda çok dikkatli davranmalı, dersleri
kötü olan bir çocuğu hayatına geri kazandırmak, derslerini daha iyi bir konuma
getirmek, gelecekte çok iyi bir noktalarda yer almasını sağlamak için öncelikle
çocuğun sorunlarını ve sıkıntılarını çözmek için çaba sarf etmek gerekir. Okul,
sabah çocuğu okula gönderip akşam eve gelmesini beklemek asla değildir.
Çocukların okulda başarısız olmasının altında yatan sebeplerden birisi de
aileni sorunlardır. Bu yüzden öncelikle çocuğunuz okulda eğer başarısız bir
tablo çiziyorsa, öncelikle kendinizi sorgulamalı, neden böyle oldu? Biz ne
yaptık? Kötü olan ne? Çocuğum okulda ne durumda? Çocuğumun sıkıntısı ne? Gibi
soruları, çocuğa hissettirmeden güzel bir dille sorgulamak gerekir.
Kısacası çocuğun okulda başarısız olması sadece çocuğu ilgilendiren bir problem
asla değildir. Anne babalar bu konuda çok dikkatli olmalı, başarısız olan
çocukların üzerine giderek daha kötü bir sonuca varmalarının önüne geçmelidir.
Bunu da ancak güzel bir dil kullanarak iletişime geçerek başarmak doğru
olacaktır.
Okul Her Şey Değildir
Eğitim önemlidir
demiştik, ancak eğitim sistemi içinde başarısız olan bir çocuk hayatında
başarısız olacağı anlamına asla gelmez. Tarihte bunun pek çok örneği mevcuttur,
pek çok filozof, düşünce adamı, felsefeci okul yaşamlarında başarısız olması
üzerine okuldan atılmıştır. Anne babalar bu konuda dikkatli olarak, çocuklarını
karneye göre yargılama yapmamalıdır.
İyi Karne de Kötü Karne
de Aileyi İlgilendirir
Anne babalar genel
olarak başarı gördüklerinde “benim çocuğum” diye ifade ederken, başarısız
olan çocuklarda ise sahiplenme duygusu olmadan ifade ettiği görülür. Bu da
zaten psikolojik olarak kendini kötü hisseden çocuğa daha büyük sorunlar
yüklemek anlamına gelir. Çocuk bu durumu size hissettirmiyor olsa bile,
kendi içinde bu durumu sürekli sorgulayacak ve asla bir sonuca
ulaşamayacaktır. Eğer bir sonuca ulaşırsa bu da “annem babam beni sevmiyor”
düşüncesi olacaktır. Küçük bir çocuğun hiç düşünmek istemediği bir düşüncedir
bu. Dolayısıyla çocuk bu düşünce kafasına oturduğu günden sonra mevcut durumdan
daha kötüye gidebilecektir. Bu yüzden anne-babaların görevi çok fazladır.
Başarılı olan tüm çocukların arkasında iyi bir aile yapısı, üzerine düşülen ve
ilgilenilen bir birey vardır. Sizler
çocukla ilgilendiğiniz sürece çocuk başarılı olacaktır. İlgi ve alakadan
yoksun, sevgiye muhtaç olan çocuklar eğitim hayatlarında da başarılı
olabilmeleri mümkün değildir.Bu bağlamda çocuklarımızı asla karne ile
yargılamamalı, hayatın bir karneden ibaret olmadığını bilmeliyiz.
Unutmamalıyız ki, iyi
bir karne tüm aile ilgilendiriyorsa, kötü olan karneler de yine tüm aileyi
ilgilendirir. Kötü olan karnelerini sorumlusu sadece çocuklar değildir. Bu
düşünce ile hareket etmeli çocukları üzmemeliyiz.
Yorumlar
Yorum Gönder